www
  Sarıköy (Ayrıntılı)
 


Sarıköy Beldesi:
Cumhuriyetin İlk Beldesi

Yurdumuzun Marmara bölgesinin güney bölümünde Çanakkale, İzmir karayolu üzeride, Marmara Denizi sahilinden 15 km güneyde ova üzerinde kurulmuştur. Doğusunda: Balıkesir iline bağlı Gönen ilçesi, Batısında: Çanakkale iline bağlı Biga ilçesi ile kısmen Yenice ilçesi , Güneyinde: Gönen ilçesi kısmen Çanakkale iline bağlı Yenice ilçesi, Kuzeyinde: Marmara denizi bulunmaktadır. Kasaba merkezi: Demir, Deniz ve Hava yollarına 45 Km 'dir. Kasabayı Çanakkale, Bursa, Manisa ve İzmir yollarına bağlayan yollar her mevsim çalışır durumdadır. Dağları: Deniz seviyesinden 30 m. Yükseklikte olan Sarıköy Bucağımızın güney ve batı yönleri dağlıktır. Bu dağlar Kaz Dağı'nın devamı olan Armutçuk , Hodul Dağları (rakım 614 m.) ile hemen bucağın batı kıyısından başlayarak yükselen Çamurlu Tepe, Pamukluk Tepesi, Belediye Korusu, Hamam Bayırı Tepeleridir. Bucağın kuzeyinde Üvecek Tepesi vardır. Bu denli dağ ve tepelerle çevrili bucağımız da Belediye korusu korunduğu için orman olarak kalabilmiştir. 1987 yılı sonrasında ağaç yönünden çorak olan yerler Orman Bakanlığı tarafından (çam, selvi ,akasya, vb.) ağaçlandırılarak koruma altına alınmıştır. Kabaincir ve Hamambayırı mevkilerinde bulunan 835 Da orman arazisi özel ağaçlandırma alanı olarak Sarıköy Belediye Başkanlığı adına 1998 yılında 49 yıl süre ile tahsis edilmiş olup ağaçlandırmaya uygun olan 555 Da alanda fıstık çamı dikimi yapılmıştır. 13.07.2003 günü TEDAŞ a ait elektrik hattından kaynaklanan kıvılcım sebebiyle çıkan yangında yanan kısımda yeniden fidan dikimi yapılmıştır. Toprak yapısı : Sarıköy ovası, alüvyon katmandan oluşan bir yapıya sahip olmakla beraber, kalınlığı 35-50 cm arasındadır.üst topraklar kilden tın'a kadar değişir ve 150 cm ile daha derin horizonlara sahiptir. Kireç muhteviyatı oldukça iyidir ve renkleri kahverengi ve gridir. Ovaları: Sarıköy beldemizin en bilenen ovası kendi adıyla anılan Sarıköy Ovası ve Gündoğan ovasıdır. Ova yapısı bununla beraber kalmamakta ve Dereköy, Hafız Hüseyin Bey, Armutlu ve Gelgeç ovalarıyla, daha da genişlemektedir. Bu ovalarımızda, sulu tarıma dayalı her türlü ürün , kış aylarında kışlık sebzelerin yetiştirildiği bir tarımcılık hakimiyeti hüküm sürmektedir. Kasabanın ovasında Köy Hizmetleri İl Müdürlüğünce Arazi Toplulaştırma işlemleri tamamlanmış ve Devlet Su İşlerince yapılmakta olan sulama projesi tamamlanmak üzeredir. Yeraltı Suları: Gönen-Sarıköy ve Tahirova'yı içine alan sahanın toplam drenaj sahası 659 km2 dir. Ova alanı ise 183 km2 dir. Ovanın orta kesiminde 140 m. Kalınlığa kadar olan polikuaterner ismi verilen aktif tabakası su yönünden oldukça zengindir. Yağış suları topoğrafik eğime bağlı olarak yüzeyden drene olmaktadır. Yeraltı suyu seviyesi kasabanın birikinti alanında mevsimlere ve yerlerin yükseltisine göre (- 1.00 ), (- 8.00 ) metre derinde zengin bir yeraltı su seviyesi vardır. Kasabanın üst kenarında volkanik sahrelerden gelen çatlak sularına rastlanmaktadır. Akarsular: Sarıköy' de; Sarıdere, Keçidere ve Beldemiz içinden geçen Fındıklı deresi isimli akarsularımız mevcuttur. Sarıdere: Armutçuk Dağları yamaçlarından çıkıp, Geyikli ve Armutlu Köylerinden geçerek Sarıköy' ün doğu kıyısını takiben Sarıköy ovasında Keçidere ile birleşerek Gönen Çayı'na dökülür. Keçidere :Armutçuk Dağlarının doğu yamaçlarından çıkarak Dereköy'ü geçtikten sonra Sarıköy ovasına iner. Kasabanın doğusunda 1 Km uzaklıktan geçen Sarıdere, 2 Km mesafeden geçen Keçidere, 5 Km uzaklıktan geçen Gönen Çayı Sarıdere ve Keçidere ile birleşmekte ve Marmara Denizine dökülmektedir. Bucağımızın elektrik enerjisi eskiden bu akarsu üzerine Dereköy'de kurulu dinamodan sağlanırdı. TARİHİ : Sarıköy’ün çok eski bir tarihi vardır. Kesin olmamakla birlikte eldeki bilgilere göre Anadolu’da ilk siyasi birliğini kuran Hititler, bu bölgeyi de sınırları içine almışlardır. Hitlerden sonra Galaglar, Karlar, Truvalılar, Lelegler ve Liviler görülürler. Kasabanın için de kaldığı bölge Bergama krallığı ile birlikte Roma İmparatorluğuna katıldı. 1071 Malazgirt zaferinden sonra Danişment Hanedanından Karesi Beyliğinin Osmanlı Devletine katılımıyla bazı şehirler gibi Sarıköy de el değiştirdi. Osmanlı döneminde nüfus bakımından durgun bir gelişme içinde bulunan Sarıköy, Balkan savaşından sonra gelen göçmenlerin Sarıköy’e yerleşmesiyle Sarıköy hane bakımından çoğalmıştır. Bundan sonra Sarıköy’ün nüfusu önemli sayılabilecek fırlamaya sahne olmuştur. 1910 yılında Belediye Teşkilatı kurularak kısmen faaliyete geçmiştir.

Köyün ilk defa Sarı Yörük adıyla bir şahıs tarafından kurulduğu rivayet edilmektedir.Onaltıncı Yüzyıla ait tapu tapu tahrir belgelerinde köyün adının Saru olarak geçmesi gayet manidardır. Köy ilk defa Karacaldede adı verilen mevkiide kurulmuş olup bölgede su sıkıntısı çekilmesi sebebi ile şimdiki mevkiiye yerleşilmiştir. Söz konusu dede hakkında her hangi bir bilgi mevcut değildir.Fakat isminin Karaca Ali Dede olup halk ağzında değişerek zamanla Karacal Dede şekline dönüşmesi muhtemeldir.

Sarıköy’de bulunan Zeleia şehrinin tarihi Gönen’den çok daha eskilere uzanmaktadır. Zeleya adının Zelys veya Zelius’tan geldiği rivayet edilmektedir. Zelys, Yunan mitolojisinde Argonaut destanında yer alan kahramanlardan birinin adıdır. Zeleia kasabasının kuruluş hikâyesi şöyledir: Makedonya bölgesinde hüküm süren zalim bir hükümdar olan Triopas’ı, kendi oğlu Karkabos öldürmüştür. Karkabos daha sonra suçundan arınmak için kral Tros’un yanına, Troas (Truva) bölgesine sığınmıştır. Karkabos, Trya kralının kendisine yerleşmesi için toprak vermesiyle Zeleia adında bir şehir kurmuştur.

Zeleia bölgesine, “Küçük Likya “ da denirdi. Bu bölge, Truva medeniyetine bağlı en uzak şehir durumundaydı. Miken-Truva savaşlarında (MÖ.1200), Zeleya halkı,Lycian oğlu Kral Pandaros önderliğinde Truva’ya yardım göndermiştir. Kral Pandoros bu savaşlarda ölmüştür. Homeros, İlyada isimli eserinde bu olayları anlattığı gibi, aynı zamanda Zeleya halkının çalışkan olduğu, ova hayvanlarının meşhur olduğundan da bahsetmiştir.

Zeleia denizden uzak olduğu halde Delian Konfederasyonu’na üye kabul edilmiştir. Kısa bir süre sonra Pers hakimiyetine girmiştir. Kasaba Perslerin satraplıklarından biri olarak yönetilmiş ve halk, savaşlarda Perslerin yanında yer almıştır. Bu dönem yöneticilerinden biri olan ve aynı zamanda yerli bir Tiran (Yönetici) olan Nikaporas önemlidir (MÖ. 350).

MÖ. 334’te Büyük İskender ile Persler arasında yapılan Granikos (Biga Çayı) Savaşı’nda Zeleya Halkı Perslerin yanında yer almış, fakat yenilgilerine engel olamamıştır.

Granikos Savaşı Sonrasında bölgede İskender hakimiyeti başlamış, Zeleia şehri Cyzicus’a bağlı bir uç karakol vazifesi görmüştür. Czycus topraklarını gösteren bir sınır taşının Gönen’in batısındaki tepelerde bulunduğu şeklindeki bilgiler Dr. Wiegand tarafından yayınlanmıştır.

Günümüzde Gönen’in belediye teşkilatı bulunan tek nahiyesi olan Sarıköy, Gönen’in eski köylerinden olup hakkında bulabildiğimiz en eski belge 1487 yılına aittir. XXV. yy.’da Sarıköy, Gönen’in nüfusu pek fazla olmayan köylerinden birisidir. 1487 tarihinde 9 hane olan köy, 1521 ve 1530 tarihlerinde 4 haneye düştüğü tespit edilmiştir. İmamı vardır. Bu yüzyılda gayri müslim nüfusa dair her hangi bir kayıt izine rastlanmamıştır.Köyün onaltıncı yüzyılın ilk yarısındaki tahmini nüfusu 20-25 civarındadır.

1573 tarihinde muhtemelen bir göç hareketi sonucu nüfusunda bir hayli artış görülmüş, hane sayısı tam olarak bilinmemekle birlikte bu tarihte 86 erkek nüfusun varlığı tespit edilmiştir. Bu şahıslardan 58 tanesi Aşağı Mahalleye aittir. Sarıköy’de tespit edilen ilk mahalle burasıdır.Diğer köylerde olmadığı halde bu köyde birden fazla korucu bulunması dikkat çekicidir. 1521’de üç, 1573’de ise 2 korucu bulunmaktaydı. Bu durum arazisinin genişliği ve nüfusunun kalabalık olması ile ilgilidir. Onaltıncı yüzyılda köyün iktisadi durumuna baktığımızda, buğday, arpa, yulaf, burçak, bakla ve nohut ekiminin yanısıra bağcılık, sebzecilik yapıldığı, ceviz yetiştirildiği tespit edilmiştir. Köyde belirli bir miktarda arıcılık da yapılmaktadır.

Sarıköy Belediyesinde Baltacı Korusu, Gemi Ahlat, Tavşan Tarla, Habib Öldü ve Köy civarı çıkan yapı malzemelerinden , M.Ö. Sarıköy’ün çevresinde çok büyük bir şehir olduğu öğütlenmektedir. Kasaba Sarıköy ismini hakkında çok rivayet mevcuttur. En yaygın rivayet şimdiki kasabanın merkezine yakın bir yerde Yörük Sarıbey isminde bir zatın Oba şeklinde yerleşim yerinin olduğu bu adı geçen şahısın ismi kullanıla kullanıla Sarıköy şekline girdiği söylenmektedir. 16. yüzyıla ait tapu tahrir belgelerinde köyün adının Saru olarak geçmesi gayet manidardır.

17 ve 18. Yüzyıllara ait belgelerde köye ait ayrıntılı bilgi bulunamamıştır.1709 tarihinde köyden on nefer Haremeyn-i şerifeyn evkafı yararına vermekteydi.

Köydeki sosyal durumla ilgili ayrıntılı belgeler Ondokuzuncu Yüzyıla aittir.1832 tarihinde köyde toplam dört mahallenin varlığı dikkat çekmektedir.Bunlar “Kahve”, “Fındıklı”, “Aşağı” ve “Orta” mahalleleridir. 1832 tarihinde bu mahallelerde bulunan asgari hane sayısı şu şekildedir.Kahve mahallesi 58, Fındıklı Mahallesi 37, Orta Mahalle 66, Aşağı mahalle 59 hanedir.Yine bu tarihte köyde 16 hane Rum bulunmaktadır.Kahve Mahallesi şimdiki Şumnu Mahallesinin bulunduğu yerdir.

1840 tarihinde ise mahallelerin birleştirildiği göze çarpmaktadır.Sadece Fındıklı ve Orta Mahalle mevcuttur.Bu mahallelerden Fındıklı’da 116’sı müslüman, 23’ü Rum ve 15’i Kıpti olmak üzere toplam 154 hane mevcuttur. Toplam nefer sayısı 389’dur.

Orta Mahallede ise 111 Müslüman hane mevcut olup toplam nefer sayısı 273’tür.Aynı tarihte köy hudutları dahilinde Ahsenceli Mustafa, Karahasan ve Baltacıoğlu Süleyman’a ait ağıllar bulunmaktadır.Rumların bir bölümü buralarda çobanlık yapmaktadır.1842 tarihli avarız defterinde Fındıklı Mahallesinden 102, Orta Mahallede ise 114 hane kayıtlı olup, çok yer kaplayacağı düşüncesiyle hane sahiplerinin isimleri kitaba dahil edilmemiştir.Bu tarihte Fındıklı Mahallesi’nin muhtarı Ali Ağa olup, yardımcısı Mehmet Ağa’dır.Orta Mahallenin muhtarı ise Kadıoğlu İbrahim Ağa olup, yardımcısı Halil Ağa’dır.Bu şahıslar muhtemelen köyün ilk muhtarlarıdır.

Sarıköy, 1898 tarihinde “Nahiye” olarak geçmektedir.

Doksan üç harbi sonrasında Balkanlar’dan gelen muhacirlerin iskaniyle köyün nüfusu daha da artmıştır.Günümüzde mahallelere göre göçmenlerin geldikleri şehirler şu şekildedir.

Fındıklı Mahallesi : Silistre, Prizren, Rahva, Eski Zağra, Cuma, Varna, Köstence, Şumnu, Çırpan ve Dedeağaç.

Şevketiye (Müftü Şevket) Mahallesi : Orta Mahalle ile birleştirilmiştir.Kavala (Kozcağız, Kurtlu Köy, Köse İlyas Köyü vd.köyler) Rabcoz, Avrathisar, (Kölemenköy), Demirhisar (Şahve Köyü, Boraybala Köyü), Serezin (Topçular Köyü), Toyran (Kölemen Köy), Debreiriz, Menlik (Srirvaç Köyü), Nevrakop, Cuma, Prizren ve Dedeağaç.

Orta Mahalle : Şumnu, Eski Zağra, Rahva, Silistre, İşkodra, Köztence, Cuma, Hazergrat, Rumeli, Çırpan, Priştine, Varna, İvreçe ve Kalkandelen. Az sayıda Dağıstan ve Kırım muhacirleri de mevcuttur.

Şumnu Mahallesi : Rahva, Çırpan, Filibe, Hazargrad, Şumnu, Rumeli, Paniska, Rusçuk, Tırnova, Eski Cuma, Hacıoğlu Pazarcığı, Köstence, Varna, Gümülcine ve Kalkandelen.

Göçler sonrasında köyün nüfus durumu şu şekilde olmuştur. 1892 tarihinde, Fındıklı, Orta, Şumnu ve Kıpti mahallelerinin toplam nüfusu 1735 olup, toplam hane sayısı 496’dır. Şumnu Mahallesinin göçler sonrasında oluşturulduğu isminden ve tarhiten anlaşılmaktadır. 1898 tarihinde ise 527 hanesi ve 2505 nüfusu mevcuttur.1905 tarihinde aynı mahallelerdeki nüfus sayısı 2768’e yükselmiştir.Bu tarihlerde Rum nüfusa baktığımızda 1892’de 58 hanede 258 Rum yaşıyordu.1905 tarihinde ise 347 Rum yaşamaktaydı.Bir başka deyişle, Rum nüfusun oranı 1892 tarihinde % 12.94, 1905 tarihinde ise % 11.13 idi.Türk-İslam nüfus ise % 80’lerin üzerindeydi.

Köyde Kıpti nüfus belirli bir miktarda varlığını muhafaza etmiştir.1840 tarihinde 15 hane ve 50 erkek neferden ibaret iken, 1892 tarihinde 10 hane ve 37 nüfusa düşmüştür.1905 tarihinde ise 312 nüfus göze çarpmaktadır.

Sarıköy’de 1894 tarihinde açılan bir ilkokul (Mekteb-i İptidai) hakkında Sabah Gazetesinde iki defa haber yayınlanmıştır. 20 Mayıs 1894 tarihli Sabah Gazetesi’nde okulun tamamlandığı, Muallimlerin gelmesiyle eğitime başlandığı ve köy ahalisi tarafından hayır duaların edildiği şeklinde haber yayınlanmıştır.

Fındıklı Mahallesi Camiinin 1072 tarifli bir kitabesi mevcuttur.Yine Şumnu Mahallesi Yeşil Camii minaresindeki kitabenin yazısı okunamamış olup 1274 tarihli olduğu tespit edilmiştir.

Sarıköy 1898 tarihinde “Nahiye” olarak geçmektedir. Bu tarihte Ulukır, Turplu, Çakıroba, Gelgeç, Sızı Hasan Bey, Beyoluk, Elbislik, Körpeağaç, Keçidere Yörük, Keçidere Çerkes, Şaroluk, Gündoğan, Ayvalıdere ve Çığmış Köyleri Sarıköy Nahiyesi’ne bağlıdır.

1905 tarihinde Fındıklı, Orta ve Şumnu adıyla üç mahallesi mevcuttur.Bu tarihte Sarıköy Nahiyesine bağlı olan köyler şunlardır.:1) Gündoğan, 2) Babayaka, 3) Şaroluk , 4) Yortan, 5) Körpeağaç, 6) Ayvalı dere, 7) Ulukır, Sızı Hasan Bey, 9) Çakıroba, 10) Turplu, 11) Gelgeç, 12) Çerkes Keçidere, 13) Çığmış,14) Duman Alan-ı Hayriye, 15)Yörük Keçidere, 16) Hodul .

Resmi kayıtlara göre I.Dünya Savaşında toplam 11 şehit verilmiştir. Köyün nüfus defterinde yeterli inceleme yapılırsa bu sayının artması muhtemeldir.

Sarıköy 1335-1919 yılında Kurtuluş Savaşında, Mustafa Kemal Paşanın ve Miralay Kazım Beyin Telgrafla telkin işarla karar vererek, Gönen Müdafa’i Hukuk Cemiyeti ile irtibatlarını muhafaza edip Müdafa’i Hukuk Cemiyetlerini kurmuşlardır. Bu Cemiyetin önderi (reis) Veli ONBAŞIOĞLU (İsmail GÜVEN) ve 16 mücahit arkadaşı, Sarıköy Yunan İşgali altından başta Mücahitler olmak üzere kasaba halkından silaha sarılan vatanseverler, Sarıköy’ü Yunan işgalinden tarih yazarak kurtarmışlardır. Bu konuda Sarıköy hakkında kurtuluş savaşı ile ilgili kitap yazılmamış olması ise, hepsinin yaptıklarını Allah rızası için yaptıklarına olan imanları sebebiyle susmalarındandır. Kasaba 1920’de Yunan işgalinde 1922’de tekrar kurtarılıncaya kadar Kasaba tam bir durgunluk göstermiştir. Gerçekte ise amaca uygun Belediye Teşkilatı 1922’de kurulmuştur.

Kasaba da 18 mart 1953 yılında şiddetli bir deprem meydana gelmiştir. Bu deprem sonucu binalar ağır hasar görmüştür. Sarıköy’ de depremden sonra gelişme dönemi başlamıştır. Kasabanın 1953 yılında İmar Planı hazırlanmış 1976 yılında haritası yenilenerek 1980-1987-1994 yılları arası revizyon yapılmıştır. Şu anda ilçeye namzet bir görünümü vardır. İlçe olma girişimleri devam etmektedir.

Günümüzde Sarıköy Nahiyesine bağlı olan köyler şunlardır.: Merkez, Armutlu, Ayvalıdere, Çığmış, Çifteçeşmeler, Dereköy, Dışbudak, Gebeçınar, Gelgeç, Geyikli, Gündoğan, Hafız Hüseyin Bey, Hodul, Havutça, Kavakalan, Kınalar, Şaroluk,Tahtalı,Turplu ve Ulukır.

2000 Yılı nüfus sayımına göre Sarıköy’ün Fındıklı Mahallesi 1874, Orta Mahallesi 1306, Şumnu Mahallesi 1543 ve Yeni Mahallesi 704 olmak üzere toplam 5427 nüfusu mevcuttur.

Sarıköy’de görev yapan Belediye Başkanlarından Osmanlı Döneminde görev yapanlar hakkında kaynaklarda yeterli bilgi bulunamamıştır. 1914 tarihli Karesi Gazetesi’nde Nahiye Müdürü olarak Halil Azmi Bey’in ismi geçmektedir

          



Çicek Pide

 
  Bugün 1 ziyaretçi (1 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol